12 Ağustos 2010 Perşembe

TFF’den çifte standart!

Ankaraspor’u idari yargıya gittiği için liglerden ihraç eden Futbol Federasyonu, ihtilafını mahkemeye taşıyan Fenerbahçeli Deniz Barış’ı es geçti.

TFF talimatları açık ve net... “Tahkim Kurulu kararları kesin ve nihaidir. İdari veya yargısal makamların onayına tabi olmadığı gibi bu kararlara karşı idari ve yargısal makamlara başvurulamaz.”

Peki başvurulursa? Bu konudaki talimat da açık ve net. Başvuruyu yapan TFF’ye bağlı üyelerin üyelikleri iptal edilir. Tıpkı Tahkim Kurulu’nun verdiği karara karşılık idari yargıya başvuran Ankaraspor’un üyeliğinin iptal edildiği gibi...

Sonuna kadar arkasında olduğum bir karar... TFF’nin yaptığı hem usule hem de hukuka uygun... Yani bu konuda Ankaraspor’un da Melih Gökçek’in de isyanı, tehditleri boşa.
Kaldı ki o zaman o Gökçek, bu ihraç olayından sonra, davayı açan kulüp yetkililerine “Ben ‘Davayı bir hissedar açsın’ dedim, gidip kulüp olarak açmışsınız, bu ne biçim sorumsuzluktur?” diye bas bas bağırıp onlara fırça atmak zorunda kalmazdı.

Peki hâlâ bu isyanı niye? Çünkü amacı üzüm yemek değil bağcıyı dövmek... Peki talimatlar ne diyordu? TFF’ye bağlı hiçbir üye futbolla ilgili bir ihtilafı adli yargıya taşıyamaz. Kulüplerin taşıyamayacağını ve taşıdığında da başına neler geldiğini gördük.

Peki teknik adamlar, hakemler, futbolcular yani TFF’ye bağlı diğer kişiler ihtilaflarını idari yargıya, genel mahkemelere taşıyabilir mi? Hayır. Peki şimdiye kadar kulüplerin dışında bu şekilde taşıyan oldu mu? Oldu.

Örneğin teknik direktör Samet Aybaba. İki sezon önce Rizespor’la ilgili ihtilafında Tahkim Kurulu’nun verdiği karara karşılık idari yargıya gitti... Ama gitmesiyle geri dönmesi bir oldu. TFF’nin “Ya davanı geri çek ya da lisansını iptal ederim” ihtarnamesiyle Aybaba davasını geri çekti. Ve lisansının iptal edilmesinden kurtuldu. Ama gel gör ki geçmişte Gençlerbirliği, Fethiyespor ve Samet Aybaba, bugün de Ankaraspor için bu hassasiyeti gösteren, talimatları harfiyen uygulayan o Futbol Federasyonu, konu Deniz Barış’a geldiğinde onu es geçti. Çıt çıkaramadı...

Belki de Fenerbahçe’nin futbolcusu olduğu için! Bilemeyiz... Deniz Barış, idari yargıya gitmek ne kelime, gitmedik mahkeme bırakmadı... Önce Ankara 23. Asliye Hukuk
Mahkemesi’ne gitti... Oradan geldi... Yargıtay’a gitti... Oradan geldi... İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gitti. Oradan geldi. Tekrar Yargıtay 13. Hakuk Dairesi’ne gitti.

Sonunda bu mahkemelerde ‘davacı’ sıfatındaki o Deniz Barış, en son Yargıtay’ın lehine verdiği kararı gerekçe göstererek Türkiye Futbol Federasyonu’nun kapısını çaldı...

“Hey arkadaş bak, Yargıtay verdiğin kararın yanlış olduğuna karar verdi, hadi şimdi benim G.Birliği’ne ödediğim o 1 milyon Euro’yu bana geri verin” dedi... Benim o Futbol Federasyonu’m, benim o TFF Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’m da bugün ‘usulden reddetmesi gereken’ o Deniz Barış’ın bu başvurusunu aldı kabul etti... İnceliyorlar. Bugün yarın karara bağlayacaklar. Peki şimdi oldu mu benim federasyonum? Hadi öncekiler cesaret edemedi, es geçti, hani siz cesurdunuz? Sakın ha, şimdi “Giden miden yok, nereden çıktı?” demeyin, belgelerin tümü bende...

Hatta o Gençlerbirliği Kulübü’nün, Deniz Barış’ın idari yargıya gittiği için talep ettiği lisansının iptal başvuru yazısı da ve ona verdiğiniz cevap da bende... Belki geç de olsa, gereğini yaparsınız... Umudum yok değil...

İŞTE O BELGE
Deniz Barış, 25 Nisan 2005’te Futbol Federasyonu’na karşı dava açmıştı.

HTSPOR / KUM SAATİ / Tahir KUM


Kaynak:Habertürk

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder