Bir tarafta yorgunluktan bitmiş takıma 3. oyuncu değişikliği bile yapamayacak bir kadro; diğer tarafta Jo çıkıyor, Baros giriyor. Topal çıkıyor, Arda giriyor. Birkaç hafta sonra Kewell gibi gerçek bir silah da kadroya girecek. Böyle bir kadroya karşı, bir Emre’nin olmayışına bile karalar bağlayabilecek bir başka kadro yapısı var.
Ancak maçın 1. dakikasından 95. dakikasına kadar ‘takım olan’; ‘sinirlenmeyen’; ‘sakin kalan’; ‘kendine güvenen’ ekip Fenerbahçe’ydi. Giovanni ve Keita gibi ayakta kalıp mücadele etmek yerine yerlere yatan; bir faulde ölmüş gibi bağıran; rakibe kart göstertmek dışında bir planı olmayan; tribünleri provoke eden aslında futbol oynamak yerine yan yollara sapan oyunculara sahipseniz, Türkiye’de derbi kazanamazsınız.
Bu tip maçlarda çok iyi oynayan Selçuk dün de mükemmel oynadı. Maçı koparan golü de ısrarla denediği şutların 3.’sünden geldi.
Selçuk’un yanına monte edilen Topuz’un da müthiş performansı orta bloğu iyice güçlendirdi. Kötü oynayan Özer’in yerine Deivid olsa belki F.Bahçe’nin üretkenliği çok daha artardı. Geldiği günden beri en iyi futbolunu sergileyen Andre Santos’un önündeki Vederson, Daum’un verdiği tek görevi, “Sabri’yi çıkartmama”yı çok iyi yaptı. Güiza, Servet-Neill ikilisini çok zorladı ama yine üretken değildi. Diğer maçlara göre artısı top tutabilmesiydi. Alex de orta alanına savunma yardımı yapınca G.Saray için oyun kilitlendi.
GERİZEKALININ ATTIĞI SU FENERBAHÇE’YE YARADI
Zaten koca ilk 45 dakikada önde hiç basmayan, Türkiye’nin en iyi pas yapan takımına kendi yarı sahasına yerleşme fırsatını sunan Rijkaard, bu müthiş kadroyu kötü kullandığını bir kez daha ispat etti. Hollandalı, 2. yarıda önde basmayı akıl etti. Oyun G.Saray lehine döndüğü dakikalarda bir gerizekalının attığı su birden tempoyu düşürdü. Üstüne gelen Galatasaray baskısından bunalmaya başlamış Sarı-Lacivertliler’e nefes alma imkanı sağladı. Zaten bozulan konsantrasyonun üstünden 2 dakika geçtikten sonra gol geldi.
Sonuçta Arda ve Baros hamlesine rağmen formasyon değiştirmeyerek bu mağlubiyetin en büyük sorumlusu ne yazık ki Rijkaard’dır. 2 sıraya Leo Franco konulacak olsa da Elano-Santos-Jo-Keita gibi “Yalandan Yıldız”ları da iyi sorgulaması lazım G.Saray’ın.
Daum ise son 5 maçtır gol yememeyi çözdü. Bu takımın ‘tempo ve hücum futbolu’ oynayamayacağını; ancak pas yaparak rakip sahaya yerleşip bir şeyler yapabileceğini geç de olsa anladı.
ŞAMPİYONLUK İÇİN 6 GALİBİYET ŞART
Kritik dönemeçte 55 puana oturan F.Bahçe için bitime 7 hafta kala çok önemli bir şans doğdu. Kalan 7 maçın 6’sından 3 puanla ayrılmak zorundalar. Bu durumda 73 puana ulaşacak olan Sarı-Lacivertliler, mutlu sona ulaşır. Çünkü şampiyonluk barajı belli ki 71-74 arası olacak. Peki Ankaraspor’dan gelecek 3 puanın dışında 5 maçı kazanabilirler mi? Sorunun tek bir cevabı var: Savunma güvenliğini son 5 maçtaki gibi tutup mutlak suretle hücum üretkenliği için ekstra çalışma yapmalılar.
Kaynak:Habertürk
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder