Fatih Terim’in, Manisa maçı sonrası özel olarak teşekkür ettiği Albayrak, “Esas ben ona teşekkür ediyorum. Başarının sırrı Terim’de. Hem o hem de başkanımız 10 yıl daha kulübün başında kalmalı. O zaman Barcelona gibi bir kulüp oluruz” dedi.
G.Saray’ın sempatik yöneticisi Abdürrahim Albayrak, lider bitirdikleri sezonun ilk yarısını HABERTÜRK için değerlendirdi.
G.Saray sevgisi herkesçe bilinen, hastaneden bile maçlara koşan, 10 yıl aradan sonra tekrar Florya’ya yönetici olarak dönen ve 6 aydır G.Saray’la yatıp kalkan Albayrak, 10 yıl sonra gelen ilk yarı liderliğini teknik direktör Terim’in büyük özverisine bağladı. Tecrübeli yönetici, “Başarının sırrı Fatih Terim’de. Hem başkanımız hem de Fatih hocamız, 10 yıl daha bu kulübün başında kalmalı” şeklinde konuştu.
Manisaspor maçı sonrasında kendisine özel olarak teşekkürlerini ileten Fatih Terim için övgü dolu sözler sarfeden Albayrak, “Esas ben hocama çok teşekkür ediyorum ve her zamanki gibi ‘I love you hocam’ diyorum. İyi ki varsın hocam... Burada bir başarı varsa bu önce Fatih Terim’indir. Eğer sezon başında başta ikinci başkanımız Ali Dürüst çok istemeseydi, başkanımız Ünal Aysal da olumlu bakmasaydı, alınacak bir yabancı hoca ile bu iş asla olmazdı” ifadelerini kullandı.
‘ONA YALVARIYORUM’
Albayrak şöyle devam etti: “Sağolsun başkanımız bana futbolcuların hemen ertesi günü kazandıkları maçın ardından primlerini yatırmamız için onay verdi. Futbolcu alacaklarını hemen yatırıyoruz. Bu imkanları da bize sağlayan başkanımıza teşekkür ediyoruz. Ben ona hep yalvarıyorum. En az bu kulübe 3 dönem hizmet etmeniz lazım ki bir yerlere gelelim. Eğer başkanımız, Fatih hocamız ile birlikte 10 yıl bu kulübün başında kalırsa, ben inanıyorum ki işte o zaman Barcelona gibi bir kulüp oluruz.
‘HOCAYA HUZUR VERMEK LAZIM’
“Maçlardan yorgun argın gelip eşofmanları ile oturup sabahlara kadar çalışan, evinin yolunu unutan bir hocaya sahibiz. Tüm camia arkasında olmalı ve ona hep moral vermeliyiz. Onun işini yaparken rahat ve huzurlu olmasını sağlamalıyız. Birinci görevimiz hocaya, teknik heyete ve futbolculara moral vermek olmalı. Neden ben hep Florya’da yatıp kalkıyorum?
Ben orada eğer hocanın işlerinde bir nebze yardımcı olabiliyorsam veya hocaya en ufak bir şey gelmemesi için bir perde oluşturabiliyorsam ne mutlu bana. 6 saat televizyon karşısında analiz yapıp, not alan ve çalışan bir hocanın kafası rahat olmalı. Ben eğer olmadık şeylerle, yok doktor krizidir, yok transferdir, yok odur budur gibi şeylerle hocamın kafasını meşgul edersem, o zaman hocamdan nasıl verim alabilirim ? Hocayı rahat bırakmamız lazım. Asıl bu takımı seneye görsün insanlar. Fatih hoca kafasındaki takımı şimdi oluşturuyor, asıl takım seneye ortaya çıkacak.”
‘ANNE-BABASININ ELLERİNİ ÖPECEĞİM’
Şimdi Adana’ya gidiyorum. Önce gidip Fatih hocanın annesinin babasının elini öpeceğim. Türk futboluna bu kadar çok şeyler vermiş, yüzlerce oyuncuyu Türk futboluna kazandırmış bir evladı yetiştirdikleri için onlara ne kadar teşekkür etsek azdır. Transfer diyorsunuz, işte size Semih Kaya, Emre Çolak. Daha da ne Semihler ne Emreler çıkacak, göreceksiniz.
I LOVE YOU HOCAM'IN HİKAYESİ
Bu sözün patenti bana aittir. Hocam da ‘Kimse kullanamaz’ dedi. Nasıl çıktığına gelince, zaten her maçtan sonra soyunma odasına sevinç yumağı halinde giriyoruz. Ben de bir maçtan sonra ‘I love you hocam’ diye gelince, hoşuna gitti ve bu artık aramızda oturdu. Artık uğur haline dönüştü.
‘ELMANDER BENİ İYİLEŞTİRDİ’
“Elmander’in Mersin maçında kaçırdığı golden sonra boyun fıtığı oldum. Ama sonra Elmander eşi ile birlikte ziyarete gelip, ‘Merak etme ben senin boynunu iyileştireceğim’ dedi. Ondan sonra da iki maç üst üste derbilerde gol atarak, bana gelip sarıldı ve beni boynumdan öptü. Ben de
iyileştim!
‘RÜYAMIZ AYNI, BİR AVRUPA KUPASI’
“Hocamla bizim rüyalarımız hep aynıdır. İnşallah yine o büyük kupalardan bir tanesi, Ünal Aysal başkanımız, Fatih hocam ve yönetim kurulu olarak Türkiye’ye tekrar getirmek istiyoruz. Buna da inanıyoruz”
‘BAŞBAKANIMIZI ÖRNEK ALIYORUM’
“Türkiye’nin taraflı tarafsız herkesin sevgisini kazanan sayın başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan da çalışmasa bu kadar başarılı olur muydu? Onunla birlikte gittiğim Mardin mitinginde yaşadığımız bir olay beni çok etkiledi. Mardin’de mitingden sonra yanımıza bir çocuk geldi. Çocuk ‘ne olur başbakanım. Bizim eve çay içmeye gidelim’ dedi. Başbakanımız bana 'Ne yapalım' diye sordu. Daha sonra çocuğa telefonu uzatıp ‘ara bakalım evini. Müsaitler mi?’ dedi. Çocuk aradı ama evden kimse telefonu açmadı. Çocuğun çok üzüldüğünü görünce, onu da yanına alarak hiç kimseye haber vermeden çocuğun evine gitti ve onlarla çay içti, sohbet etti. İşte gönül adamı olmak böyle bir şey. Ben de böyle olmaya çalışıyorum.”
‘BÜYÜK BİR YILDIZA KAPIYI KAPATTIK’
“Çok büyük yıldızları sezon başında geri döndürdük. Bir gece başkanımız, Fatih hocayı aradı, beraberdik. Çok büyük bir santrfor ismi söyledi. Yıllık 5 milyon 750 bin Euro alacaktı. 4 yıl için o futbolcu bize 30 milyon Euro’ya malolacaktı. Düşünün, başka bir hoca olsaydı, o gece ‘okey’ derdi. Hoca da başkanın jestine teşekkür edip, ‘Başkanım bu paraların altından kalkamayız’ dedi. Başkanımız da teşekkür edip Reyes’te olduğu gibi transfer kapandı.”
‘BAŞKANIMIZ ENERJİ SAĞLIYOR’
“Ben inanıyorum ki gün geçtikçe başkanımız Fatih hocayı daha yakından tanıyor ve seviyor. Maçlardan önce Florya’ya gelip moral veriyor. Başkanımız hakikaten bize inanılmaz enerji veriyor. Avrupalı bir beyefendi. Hocamız ne diyorsa başkanımızın ‘hayır’ dediği bir şeyi görmedim ben. Allah ağzımızın tadını bozmasın diyorum.’
‘1 OCAK'A KADAR BEKLESİNLER’
“Transferle ilgili bir çalışmamız var. Ama ismini söylediğimiz oyuncunun fiyatı 1 ise 3 oluyor. Taraftarlarımız 1 Ocak’a kadar sabretsin. İnşallah taraftarlarımızın özlediği futbolcular Galatasaray formasını giyecekler.”
HTSPOR / ÖZEL RÖPORTAJ / Erhan TELLİ
Kaynak:Habertürk
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder